KÜRESEL HİPNOZA DİKKAT
Bugün Dünya Hipnotizma Günü.
Terimin isim babası İskoç cerrah James Braid. Filmlerde daha çok köstekli saatler, geri saymalar ve
bilinçaltı kodlamalarla karşımıza çıkan bu teknik bugün tedavi amacıyla da kullanılıyor. Bağımlılık
terapisi bunların arasında en popüler olanı. Uyku haline benzediğinden olsa gerek bilinçsiz bir
baygınlık hali olarak algılansa da yapılan araştırmalar deneklerin hipnozdakilerin dikkat ve algısının
uyanık andaki kadar açık olduğunu ortaya koyuyor.
Bugünün 'şerefine' İngiliz hipnozcu Chris Hughes da bugün küresel bir hipnoz seansı gerçekleştiriyor.
Çağın şanına uyarak internet üstünden hem de! Türkiye saatiyle 22:30'da başlayacak seans için
Facebook ve Tvvitter'dan socialtrance.com adresine kaydolmak yeterli. O saatte sakin bir ortamda
kulaklığınızı takıp siteye bağlanarak dünyanın en kitlesel hipnoz seansına siz de katılabilirsiniz.
Hughes'un amacı tahmin edeceğiniz gibi Guiness Rekorlar Kitabı'na girmek.
İnternetin yeni ana akımı haline gelen sosyal ağlardaki ilginç yaklaşımlarda hipnoz kesinlikle üst sınır
değil. Geçtiğimiz yıl ayrı bir Britanya sakini Jayne VVallace, Tvveance kodlu Tvvitter hesabında ilk ruh
çağırma seansını gerçekleştirdi. Çağırdığı ünlü kişilerin ruhuna takipçilerinin sorularını yöneltti ve
cevapları yine Tvvitter üstünden verdi (sahte hesaptan sonra hortlak hesap!). 2009'un Farrah Favvcett,
Michael Jackson ve David Carradine gibi uzayıp giden kayıplarını düşününce VVallace'ın çağrı
listesinde hiç boşluk olmadığını tahmin edebilirsiniz.
Ruh çağırma gibi psişik konulardan hipnoza dönersek, seslerini duyurmayı pek başaramayan dağınık
bir kitleyse benzer bir yöntemi farklı şekilde 'dayatan' subliminal mesajlara kafayı takmış durumda.
Subliminal kavramını farketmeden bilinçaltımız tarafından algılanan mesajlar olarak açıklayabiliriz. En
popüler örneklerinden birini şahit olduğu bir kilise baskınının ardından bulduğu gözlükler sayesinde
hayatı değişen bir inşaat işçisinin öyküsünün işlendiği John Carpenter imzalı They Live' filminde
görmüştük. Sıradan gibi görünen bu gözlükleri takınca dünyanın aslında insan görünümlü uzaylılar
tarafından ele geçirildiğini ve televizyondan reklam panolarına kadar her yayın ve yerin subliminal
mesajlarla dolu olduğu ortaya çıkıyordu. Uzaylıların insanlara yönelik en genel teması şu sıralar
çoklarının Okan Bayülgen'in program jeneriğinden aşina olduğu 'obey' ve 'consume' idi
http://getir.net/slc
Bu yöntemin Las Vegas'taki kumarhanelerde de sıkça kullanıldığı rivayet edilir. Otel lobilerinde ve
salonlarda çalan müziğin fonunda ayırt edilemez bir tonda 'kumar oyna', 'para harca', 'boşver' gibi
mesajların fısıldandığı söylenir.
Subliminal mesajlar konusundaki deneyler de ilginç bir şekilde hep tüketim odaklı mesajlar üstünde
yoğunlaşmıştır. Bu deneylerden birinde Johan Karremans iki farklı ekran önündeki iki deneğe de aynı
sıradan görüntüler gösterilir. Ancak bir ekranda sürekli sadece 24 milisaniye kalan 'Lipton Ice' yazısı
belirir. Görüntü bittiğinde sloganla bombardıman edilen denek susadığını söyler. Ne içmek istediği
soruluncaysa Lipton Ice Tea cevabı verir. Sebebini bilmemektedir. İşin güzelliği de budur zaten.
Subliminal mesajlar kulağın duyması, gözün görmesine rağmen bilince iletemediği, doğrudan
bilinçaltına etki eden bir yapıya sahip.
Ekranda bir anda yanıp sönen, okuyamadığınızı sandığınız bir mesajı beyin algılıyor ve bir yerlere
kaydediyor. Üstelik aynı şey ses için de geçerli...
Özellikle 60 ve 70'li yılların şarkılarında sıkça rastlanan garip sesler 80 sonrası bilgisayar teknolojisinin
de yardımıyla incelendiğinde çoğunda subliminal mesajlar ortaya çıktı. O dönemin kısıtlı
teknolojisinden dolayı kullanılan yöntem kaydedilen cümlelerin tersten çalınarak şarkıya
karıştırılmasından ibaretti (Mesajlarsa genellikle içki içme, uyuşturucu kullanma, cinayet işleme,
intihar etme temalarına sahipti).
Bunu kim anlar diyorsanız 1970'lerde yapılan bir deneyde bu şekilde yerleştirilmiş seslerin neredeyse
tamamını beynin kendi anladığı bir dilde olup olmadığını, soru içerip içermediğini anladığı ortaya
çıkmış, (getir.net/slg) Bilinçaltına nelerin yansıdığını kim bilir?
Lanetlenmiş hatta kimi ülkelerde yasaklanmış bir yöntem olsa da subliminal mesajlar bugün pek çok
alanda kullanılıyor. Popüler kültürdeki kimi örnekleri getir.net/sli adresinde bulabilirsiniz. Politikadaki
ilginç kullanımlarından biri 2000 yılında George W. Bush'un başkanlık seçimlerinde gerçekleşmişti.
Kampanyaya ait TV reklamlarında 'bureaucrats' (bürokratlar) yazısını çok kısa bir süre ekrana
getirirken hemen ardındaki kare yazının fareler anlamına gelen 'rats' kısmını vurguluyordu.
Bugün 22:30'da hipnoza yatarken iyi düşünün de sabaha şifreli cümleyi duymayı ya da okumayı
bekleyen bir canlı bomba olarak uyanmayın!
Ve bundan böyle bir şey izlerken, dinlerken, web sayfalarında dolanırken gözünüzü dört açın. Ya da
en iyisi 'kapatın'! (Serdar Kuzuloğlu / Radikal)